21:15
22 Eylül 2024
“Okyanusumuzu Koruma Konusunda Ortak Sorumluluğumuzu Yerine Getirmeliyiz”
Yazar: Eda GEDİKOĞLU
01 Jul 2025
“Okyanusumuz, Sorumluluğumuz, Fırsatımız” temasıyla IMO, 2025’te çevresel sorumluluk ve inovasyonu merkezine alıyor. IMO İletişim Başkanı Natasha Brown, denizcilik sektöründe sürdürülebilirlikten dijitalleşmeye, siber güvenlikten Türkiye'nin rolüne kadar küresel denizciliğin dönüşümünü anlattı.
Sürdürülebilirlik birçok alanı olduğu gibi denizcilik sektörünü de yakından ilgilendiriyor. Denizcilik sektörünün sürdürülebilirliği ve çevre dostu dönüşümü konusunda IMO’nun öncelikli hedefleri nelerdir? IMO, küresel nakliye için net sıfır düzenlemelerini onayladı. Bu düzenlemenin detaylarından bahseder misiniz?
Dünyanın okyanusları, yeryüzünün %70’ini kaplamakta olup, küresel ticaretten biyolojik çeşitliliğe kadar gezegenimizdeki yaşamın devamlılığı için hayati öneme sahiptir. Denizde emniyet ve kirliliğin önlenmesi konularında BM’ye bağlı uzman kuruluş olan IMO, bu değerli kaynakların korunmasında, temel sözleşmeler, iklim ve okyanus eylemleri ile küresel ortaklıklar yoluyla öncü bir rol oynamaktadır.
Son zamanlarda IMO, dünya genelinde gemilerden kaynaklanan sera gazı (GHG) emisyonlarını azaltmayı amaçlayan, yasal bağlayıcılığı olan bir sistemin oluşturulmasına yönelik önemli bir adım daha attı. Hedef, 2050 yılı civarında net sıfır emisyon seviyesine ulaşmak. IMO’nun Net Sıfır Çerçevesi, bir sektör genelinde zorunlu emisyon sınırları belirleyen ve sera gazı fiyatlandırması getiren ilk düzenlemedir.
Bu yeni önlemler, IMO’nun 7-11 Nisan 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen 83. Deniz Çevresini Koruma Komitesi (MEPC) oturumunda onaylandı. Önlemler arasında gemiler için yeni bir yakıt standardı ve küresel bir emisyon fiyatlandırma sistemi yer alıyor. Kuralların Ekim 2025’te resmi olarak kabul edilmesi ve 2027’de yürürlüğe girmesi planlanıyor. Kurallar, uluslararası deniz taşımacılığından kaynaklanan CO₂ emisyonlarının yaklaşık %85’inden sorumlu olan 5.000 groston üzerindeki büyük, okyanus aşırı gemiler için geçerli olacak.
“IMO Denizcilikte Dijitalleşme Stratejisi küresel düzeyde uyumlu, otomatikleşmiş ve dijital olarak bağlantılı bir denizcilik oluşturmayı hedefliyor”
Dijitalleşme, denizcilik sektöründe operasyonel verimliliği artırırken aynı zamanda yeni riskleri de beraberinde getiriyor. IMO Denizcilik Dijitalleştirme Stratejisi kapsamında çalışmalarına devam ediyor. Denizcilikte dijital dönüşüm için nasıl bir strateji geliştiriyorsunuz? Bu çalışmaların verimlilik, güvenlik ve sürdürülebilirliğe katkısı nedir?
Maritime Cyber Risk Management Guidelines (Denizcilik Siber Risk Yönetimi Rehberi), siber tehditler ve güvenlik açıklarına karşı denizcilik sektörünü korumayı hedefliyor ve üst düzey öneriler içeriyor.
Son yıllarda artan siber tehditler ve otonom gemi teknolojilerinin gelişimi, denizcilik emniyeti ve güvenliğinde yeni risk alanları doğurmuştur. IMO olarak, bu yeni tehditlere karşı uluslararası standartların güncellenmesi ve siber güvenlik protokollerinin geliştirilmesi yönünde yürüttüğünüz çalışmalardan ve yaklaşmakta olan düzenlemelerden bahsedebilir misiniz?
Teknoloji ve dijital araçlara artan bağımlılık, beraberinde siber riskleri de getiriyor. 1 Ocak 2021’den itibaren IMO, tüm denizcilik şirketlerinin Siber Risk Yönetimi’ni Güvenlik Yönetim Sistemlerine (SMS) entegre etmelerini zorunlu kıldı. Bu düzenleme, Uluslararası Güvenlik Yönetimi (ISM) Kodu kapsamında yürürlüğe girdi. Gemi sahipleri ve işletmeciler, diğer operasyonel risklerle birlikte siber riskleri de değerlendirmek ve yönetmekle yükümlüdür. Uyum, ISM Kodu denetimleri sırasında doğrulanmaktadır.
IMO, aynı zamanda siber tehditler ve güvenlik açıklarına karşı denizcilik sektörünü korumayı hedefleyen, üst düzey öneriler içeren Maritime Cyber Risk Management Guidelines (Denizcilik Siber Risk Yönetimi Rehberi) yayımlamıştır.
Geleceğin gemileri düşünülerek, otonom (AI tabanlı) gemilere yönelik düzenlemeler geliştirilirken, siber güvenlik bu sürecin temel bir unsuru olarak ele alınmaktadır. Bu tür gemiler, güvenli veri alışverişi, sistem bütünlüğü ve uzaktan müdahalenin önlenmesi gibi konularda yüksek güvenlik önlemleri gerektirir.
Ayrıca siber risk yönetimi, Maritime Single Window, dijitalleşme stratejileri ve Just-In-Time liman operasyonları gibi daha geniş IMO girişimlerine de entegre edilmektedir. Tüm dijital platformların, sistem ihlallerini önlemek ve hassas verileri korumak adına sağlam siber güvenlik protokollerine uyması beklenmektedir.
2025 yılında denizcilik sektörünü şekillendiren başlıca konular arasında; karbonsuzlaşma, dijitalleşme, jeopolitik gerginlikler ve süregelen deniz güvenliği sorunları yer alıyor.
,Küresel denizcilik sektörü, jeopolitik gelişmeler, tedarik zinciri dinamiklerindeki değişimler ve sürdürülebilirlik baskıları gibi faktörler doğrultusunda hızlı bir dönüşüm geçiriyor. IMO’nun perspektifinden bakıldığında, 2025 ve sonrasında küresel denizcilik sektöründe öne çıkması beklenen temel trendler nelerdir? Ayrıca, Türkiye'nin jeostratejik konumu ve son yıllarda sektörüne yaptığı yatırımlar göz önüne alındığında, Türk denizcilik sektörünün küresel deniz taşımacılığı ve liman hizmetleri ağındaki mevcut ve potansiyel rolü hakkında görüşlerinizi paylaşabilir misiniz?
2025 yılında da denizcilik sektörünü şekillendiren başlıca konular arasında; karbonsuzlaşma, dijitalleşme, jeopolitik gerginlikler ve süregelen deniz güvenliği sorunları yer alıyor. Ayrıca gemi adamlarının terk edilmesi ve kriminalize edilmesi, okyanusların korunması ve sektörde çeşitliliğin artırılması gibi konular da ön plana çıkıyor.
Türkiye, stratejik konumu, gelişmiş denizcilik altyapısı, önemli ticaret filosu ve IMO girişimlerine olan aktif katılımı sayesinde bu konularda küresel çözümlere katkı sunabilecek potansiyele sahiptir.
Türkiye, IMO’nun neredeyse tüm sözleşme ve protokollerine taraf bir üye olarak denizcilik alanında önemli bir aktördür. Ülke, liman altyapısı yatırımları, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik konularında önemli ilerlemeler kaydetmiştir. Türkiye, iklim değişikliği, yeni teknolojiler, güvenlik ve sürdürülebilir deniz taşımacılığı gibi alanlardaki küresel sorunların çözümüne yönelik IMO çalışmalarına aktif katkı sağlamaktadır.
2025 yılı Dünya Denizcilik Günü teması: Okyanusumuz, Sorumluluğumuz, Fırsatımız
Son olarak neler eklemek istersiniz?
IMO
Popüler İçerikler
Bültene Kaydol
Gelişmelerden haberdar ol
İlgili İçerikler
"Resolving the Passport and Visa Issue is a Priority for Turkish Seafarers' International Presence."
TÜRKKAPDER, one of Turkey's most established maritime associations and founded in 1959, plays an active role in the industry as a leading organization representing Turkish seafarers on both national and international platforms. We spoke with Captain Zafer Akbulut, Chairman of the Board of the Turkish Oceangoing Shipmasters Association (TÜRKKAPDER), about the challenges faced by Turkish seafarers, proposed solutions, TÜRKKAPDER's work, and his vision for the future. Highlighting a critical point for the Turkish maritime sector to achieve a stronger position in international competition, Captain Akbulut said, "For Turkey to compete internationally, the visa, which we call the GREEN PASSPORT or OKEY TO BOARD, must be issued as soon as possible."
Yazar: Eda GEDİKOĞLU
06 Nov 2025
YAF Group Offers End-to-End Maritime Solutions from Türkiye to the World
YAF Group, one of Turkey's leading companies in the maritime sector, stands out with its extensive service network and versatile operations in the global market. Through offices and warehouses in China, Korea, Germany, and Dubai, it offers end-to-end solutions ranging from ship procurement and engineering to maintenance and repair services, brokerage and ship management. YAF Group Founder Yusuf Kanıcı discussed YAF Group's strategic international structuring, innovative approaches to logistics and supply chain management, and digitalization and automation applications. He explained YAF Group's sustainability efforts and future vision.
Yazar: Eda GEDİKOĞLU
22 Oct 2025
“YAF Group, Türkiye’den Dünyaya Uçtan Uca Denizcilik Çözümleri Sunuyor”
Denizcilik sektöründe Türkiye’nin önde gelen firmalarından biri olan YAF Group, global pazardaki geniş hizmet ağı ve çok yönlü operasyonlarıyla dikkat çekiyor. Çin, Kore, Almanya ve Dubai’deki ofis ve depoları aracılığıyla, gemi tedarikinden mühendislik ve bakım-onarım hizmetlerine, brokerlikten gemi işletmeciliğine kadar uçtan uca çözümler sunuyor. YAF Group’un stratejik uluslararası yapılanmasını, lojistik ve tedarik zinciri yönetimindeki yenilikçi yaklaşımları, dijitalleşme ve otomasyon uygulamalarını konuştuğumuz YAF Group Kurucusu Yusuf Kanıcı YAF Group’un sürdürülebilirlik çalışmalarını ve geleceğe yönelik vizyonunu anlattı.
Yazar: Eda GEDİKOĞLU
22 Oct 2025